Düğündü dernekti derken, bir çırpıda gelip geçiverdi zaman, keyifle 🙂 Kaç ay geçti üzerinden, yeni yaşama alışamadan daha, yepyeni başka bir yaşam gelip yerleşiverdi hayatımızın orta yerine, davetsiz, plansız, programsız. Epey de sıkıntılı günler yaşattı bana sağlık açısından, epey yordu, zorladı, hala zorluyor. İnsan sağlığı kötüyken, bunu yaşatana bu kadar mı müsamaha gösterir, bu kadar mı memnun olur olumsuz durumundan? Olur, oluyor. Eğer tüm bunları yapan, kocaman, zorlu hayata minicik yüreğiyle tutunmaya çalışan, senin kanından, canından bir cansa, öyle de güzel oluyor ki anlatamam 🙂
Dedim ya işte; henüz evliliğe alışamadan bebeğimize alışmaya çalışıyoruz 🙂 Balayı bebeği bizimkisi; mutlu, çoook mutlu bir bebek olacak, aşk bebeği olacak 🙂 13.haftamızdayız, davetsiz olduğu halde, bu kadar keyifle beklenen misafirimizle birlikte.
Miniciğim, seni gördüm; parmak insanım benim, inanılmazsın, mucizemsin! Ağlatırken güldürdün, güldürürken ağlattın beni; bitmek bilmeyen taklalarınla, o minicik ellerinin, ayaklarının mucize kımıldanışlarıyla. 🙂
İyi ki varoldun, iyi ki hiç beklemeden pat diye girdin hayatımıza! 🙂 Sevinçle, umutla, mutlulukla, heyecanla, birbirine geçmiş tüm duygularla, en çok da merakla bekliyoruz seni; yolun başındasın daha ve o yol uzun, zahmetli. İyi yolculuklar bebek, bebeğim, güle güle gel e mi? 🙂