"ceviz" etiketiyle yazılan yazılar.

yazan Özlem Pehlivan

İstisnasız, adı geçtiğinde herkesin “bayılırım!” dediği bir başka lezzet var mıdır acep? Dedim ama pek bir iddialı durdu yazıya dökünce; “vardır tabii, olmaz mı?” diye devam etme arzum sırf bu yüzden. 😀

Daha ne lezzetler, tatlar var, aklının, hayalinin almadığı insanoğlunun 😀 Havucun yoğurtla buluştuğu bu nefis tadın yeri, devede kulak belki, ama büyükçe kulağı devenin belli ki. 😉

Read More

28 January 2015
3,565 görüntüleme

yazan Özlem Pehlivan

Pastalar, kurabiyeler, siparişler, iş, ev, koşuşturmacalar derken, epeydir tarif eklememişim, farkettim.  Özür baabında tatlı tatlı meşhuuur havuç toplarını paylaşayım istedim. Epeydir beklemedeymiş efenim kendisi arşivde, o da gün yüzü görsün, yapıp yiyenler de. 😉

Malzemeler:

3 su bardağı rendelenmiş havuç (yaklaşık 1 kg o da yaklaşık 6-7 adet)

1 su bardağı şeker

1 kahve fincanı su

15-20 adet petibör bisküvi

1/2 su bardağı ceviz veya fındık (isteğe bağlı)

hindistan cevizi

 

havuc-toptop

 

Hazırlanışı:

Rendelenmiş havucu, şeker ve suyla birlikte iyice suyunu çekene kadar pişirin. Ilıklaşana dek oda ısısında veya 5-10 dakika buzdolabında dinlendirin. Ezilmiş bisküvileri ekleyin. (İlk etapta 15 tanesini, havucun kendini toplamasına yetmezse şayet, kalanları ekleyin.) Ceviz veya fındık kullanmak isterseniz onu da ilave edin, iyice karıştırın.

Misket büyüklüğünde toplar yapın, hindistan cevizinde yuvarlayın. Buzdolabında soğutun ve tataaa dünyanın en kolay, en lezzetli ve en masum (bana göre 🙂 ) toptopları hazıııır. 😀 Hadi lüpletin, afiyet olsun 😉

 

09 September 2014
7,955 görüntüleme

yazan Özlem Pehlivan

Acıka, acuka, muhammara ya da daha daha başka… Ne dediğinizin, ne diye bildiğinizin çok da önemi olmayan, ortak bir lezzeti takıyorum damağınıza bugün…

 

Malzemeler:

3-4 diş sarımsak

1/4 su bardağı zeytinyağı

5 yemek kaşığı domates & biber salçası

tuz

karabiber

kimyon

kırmızı biber

1/2 su bardağı ekmek içi

1 su bardağı ceviz

 

Hazırlanışı:

Salçayı, acı severliğinizle orantılı olarak domates ve biber salçasını toplamda 5 kaşık olacak şekilde karıştırın. Tavaya koyduğunuz zeytinyağına salçaları ekleyin, kokusu iyice çıkana dek (yaklaşık 5-6 dakika) kavurun.

Baharatların tamamını ekleyin, karıştırarak birkaç tur daha kavurun. Ezilmiş sarımsakları ekleyin, 1 dakika kadar daha kavurup, ocaktan alın.

Dövülmüş ceviz ve ufalanmış ekmek içini karışıma ekleyin, iyice karıştırın, soğumaya bırakın. Oda sıcaklığına ulaştıktan sonra buzdolabında bir süre dinlendirip ekmek üstü, minik kanepeler, tabakta üstünde iri cevizler ya da bambaşka yöntemlerle servis yapın. Her zaman olduğu gibi; hayal gücünüzle sınırlısınız. 😉

* Tercihe göre; nane, kekik, fesleğen, kişniş, çemen tozu, sumak gibi baharatlar eklenebilir.

25 February 2014
6,777 görüntüleme

yazan Özlem Pehlivan

Ah ne talihsiz sebzedir kereviz; sevenini bulabilmek bile zorken, “bayılırım” diyene rastlamak mümkün değil gibi sanki. Eee ne yapmak gerek; tüm sebzeler gibi tüketilmesi şart olduğundan, çeşitlendirerek, başka başka malzemelerin arasına çaktırmadan gizleyerek sevdirmek gerek.

Efendim, “asla ağzıma sürmem!” diyenlere, kereviz olduğunu söylemeden bu tarifin tadına baktırmanız kafi, gerisi kendiliğinden gelecek, “daha yok mu?” denecektir, garanti 😉

 

Malzemeler:

1 büyük boy kereviz

1/2 limon suyu

1 çay kaşığı tuz

1 orta boy elma

4-5 yemek kaşığı süzme yoğurt

4-5 yemek kaşığı mayonez

2 diş sarımsak

1/2 su bardağı çekilmiş ceviz

1 portakal

kereviz2

Hazırlanışı:

Limon suyu ve tuz koyduğunuz kaba, kabuklarını soyup rendelediğiniz kerevizleri ekleyin. Karıştırıp ovun, suyunu sıkıp bir kaba aktarın. Üzerine soyulmuş elmayı rendeleyin.

Yoğurt, mayonez, ezilmiş sarımsak ve cevizi karıştırarak sosunu hazırlayın, elma ve kerevizle buluşturun, iyice karıştırın.

İri bir portakalı, kabuklarını soymadan düzgün yuvarlaklar halinde dilimleyin. Her dilimin üzerine 2-3 yemek kaşığı salatadan koyup, ceviz ya da uyabileceğini düşündüğünüz başka bir malzemeyle süsleyin.

30 January 2014
3,749 görüntüleme

yazan Özlem Pehlivan

Efendiiim en klasik tatlılardan olup uzun uzun detaylandırmaya gerek yoktur bana kalırsa kabak tatlısını. Küçük yaşlardayken “ııııyyyyy!” şeklinde burun kıvırmaları, yaşlar kemale erdikçe “ooooooyyyyyy!” şeklinde yutkunmalara dönüştürdüğünden, boşa geçen, ziyan olan yıllara duyulan vicdan azabıyla dolu iç çekişlere gark eder bünyeyi.

“Kabağın da tatlısı mı olurmuş yaa, -hatta bir adım ileri götürüp- bir de üstüne tahin dökmüşler!” dediysen şayet; memleketim adına seni esefle kınıyorum, o halde “bizımla diyılsın!” 😛

 

Malzemeler:

2 kg.balkabağı

1 kg.toz şeker

4-5 adet karanfil

tahin

ceviz

kabak3

 

Hazırlanışı:

Temizlenmiş kabak almamışsanız, biraz zorlu bir işlem olan soyma kısmını halledip, çok iri ya da çok ince olmayacak şekilde dilimleyin. Yıkadıktan sonra yayvan bir tencereye ilk sırayı dizin, üstüne şekerin bir kısmını serpin, kalanları da aynı yöntemle yerleştirin. (Kabak-şeker-kabak-şeker şeklinde)

Zamanınız varsa ağzı kapalı olarak 1 gece bekletin, sabaha dek kendi suyunu bırakacaktır. Zamanınız yoksa 1/2 çay bardağı su ekleyerek hemen ocağa alabilirsiniz. Karanfilleri de ekleyin, yeterli kıvama gelene dek pişirin ki; bu da yaklaşık 30 veya 45 dakika demek. Bu aşamada sık sık çatalla kontrol edin, çatal rahatlıkla geçecek kadar yumuşadığında, erimesine izin vermeden ocaktan alın.

Bu aşamadan sonra servis tabağına alıp, tahin ve iri kırılmış ceviz eşliğinde servis yapabilirsiniz. Ancak ben mutlaka her seferinde fırınlıyorum ki; lezzet katmerleniyor, inanılmaz bir hale dönüşüyor.

kabak1

Şöyle ki; yumuşayan kabakları şerbetiyle birlikte fırına dayanıklı bir kaba aktarın. Her dilimin üzerine, çay kaşığının ucuyla olabildiğince minik tereyağ parçaları koyun ve önceden ısıtılmış fırında, üzeri renk değiştirecek ve şerbeti kıvama gelecek kadar kızartın.

Sonrası malum; yine tahin ve iri ceviz parçaları eşliğinde nam nam nammmm 😉

* Ilık ya da soğuk servis yapmak, şeker oranını arttırıp eksiltmek mümkün.

17 January 2014
3,815 görüntüleme

yazan Özlem Pehlivan

Kaşla göz arasında yapılıverip, aynı hızda tüketilen, acil tatlı krizlerinde, ‘eyvah misafir geliyor!’ durumlarında kurtarıcı, gecenin bir yarısı “pastaaa” diye tutturan ufaklıkları susturmada usta, çocukluk anıları hatırlatıcı, cinsiyet gözetmeksizin hemen her elin en azından bir kez olsun yapımına bulaştığı, pratik, lezzetli, vazgeçilmez ve her seferinde hikmetinden parmak yalatan tat; ne diyeyim, büyüksün! 😀

 

Malzemeler:

1 paket Petit Beurre Klasik

1 paket Petit Beurre Kakaolu

2 paket kakaolu puding

1,5 litre süt

1,5 su bardağı iri kırılmış ceviz

 

bpasta1

Hazırlanışı:

Toz pudingi sütle pişirerek hazırlayın. Ocaktan alın, soğumasına izin vermeden maşa yardımıyla bisküvileri tek tek pudinge batırıp kabınıza dizin. İlk sıra bittiğinde üstünü kapatacak kadar puding yayın ve hiç hızınızı yitirmeden diğer sıraya geçin.

Her kata aynı işlemi tekrarlayın, 1 kat klasik, 1 kat kakaolu bisküvi kullanarak toplamda 4 kat olacak şekilde, bisküviler bitene dek devam edin.

Kalan pudingin tamamını üstüne ve yanlarına yayın, düzeltin. Oda sıcaklığına geldikten sonra cevizle süsleyip, buzdolabında iyice soğuttuktan sonra servis yapın.

* Süsleme kısmında hindistan cevizi, renkli pasta süsleri, fındık, antep fıstığı,kakao, çikolatalı sos gibi farklı seçenekler mevcut 😉

 

17 July 2013
3,845 görüntüleme

yazan Özlem Pehlivan

Turta/tart/pay/tartolet… Benzerliklerinden dolayı her seferinde birbirlerine karıştırılır ve yanlış kullanılırlar. Oysa aralarındaki fark ya da farklar son derece bariz, basit ve miniciktir.

Turta ya da pay, kelime farkı dışında hiçbir fark barındırmaz. Şöyle ki; her ikisi de kalıpta yapılan, kenarları olan, içine meyve veya krema koyarak pişirilen, üzeri tamamen ya da kısmen kapatılan tatlıların genel adıdır. İlkinin kökeni, İtalyanca kek anlamına gelen “torta” diğeri, İngilizce “pie” kelimesinin Türkçe okunuşu.

Tart, bizde çok yaygın değil. Alt tabanı turtaya göre daha ince, kalıpta ya da direkt yağlı kağıt üzerinde pişirilen, üzerine yine meyve parçaları koyulan ancak üzeri mutlaka açık bırakılan, bir nevi meyveli pizza görünümlü tatlı. Kökeni, Fransızca “tarte” kelimesi.

Tartolet, aralarında tanınması en kolay olanı; şık restoran ya da pastane menülerinde sıkça rastlanan, kıtır hamur üzerine krema ve çiğ meyve yerleştirilmiş, jöleli minik tatlıcıklar.

Tanımlardan yola çıkarsak; bugüne dek yediğiniz ya da yiyebileceklerinizin tamamını unutturacak, damağınıza tavan yaptıracak nefis bir “turta” bu, şiddetle önerdiklerimden. 😉

 

Malzemeler:

250 gr.tereyağ

4 yemek kaşığı şeker

1 yumurta

1 paket kabartma tozu

alabildiği kadar un

 

İç Malzeme:

4 elma

4 yemek kaşığı şeker

1 tatlı kaşığı tarçın

1 su bardağı ceviz

 

IMG_0194

 

Hazırlanışı:

Rendelediğiniz elmalara şeker ekleyin ve suyunu çekene dek arada karıştırarak pişirin. Ateşten aldıktan sonra tarçın ve iri kırılmış ceviz ilave edin, soğuması için beklemeye alın.

Malzemelerin tamamını -elmalı karışım hariç- azar azar un ilavesiyle yoğurarak, klasik yumuşaklıkta bir hamur hazırlayın. İki parçaya ayırdığınız hamurun bir parçasını, yaklaşık 1 saat beklemek üzere buzluğa kaldırın.

Pişirmede kullanacağınız kalıbı yağlayın, hamurun kalan yarısını parmaklarınızla kenarlarına ve tabana yayın. Üzerine soğutulmuş elmalı karışımı eşit şekilde yerleştirin ve buzluktaki hamur süresini doldurana dek dolap kısmında bekletin.

Süre sonunda buzluktaki hamuru elmalı karışımın üzerini tamamen kapatacak şekilde rendeleyin. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında kızarana dek pişirin.

Fırından alın ve tamamen soğuduğundan emin olduğunuzda pudra şekeri serperek servis yapın.

* Kafes turtanın asıl şekil olduğu ve zahmeti malum, aynı tarifin daha pratik ve basit versiyonu, tembel işi bu. 🙂 Orjinal kafesli halini önümüzdeki günlerde ayrıntılarıyla fotoğraflayıp ekleyeceğim. 😉

03 July 2013
3,797 görüntüleme
Sarı Çerçeve - Hediyelik Çerçeveli Posterler

Arama

Özlem Pehlivan

12 Ocak doğumlu, sevimli bir oğlak burcu kadını...

Okumayı çok seviyor. Günde 50-100 sayfa okumadan rahat edemiyor. Başucunda en az 3-4 kitap var. Okumayı sevdiği kadar yazmayı da seviyor, değer verdiği ve yüzünü güldürebilen herkese sürekli yazıyor...

Facebook Sayfası

Arşiv

en_USEnglish