Minnak Burak’ın yeni çıkan minnak dişleri için, teyzoşu verdi pasta siparişini. Geçtiğimiz hafta yaptım, teslim ettim, beğeni geri dönüşleriyle musmutlu oldum yine. 🙂
Ve bir kez daha; pastan gibi bembeyaz incilerin olsun Burak bebek. 😀
Yoğunluktan dolayı gecikmeli oldu siteye eklemem, sevgili Beste’nin doğum günü pastasını. Sevdiceği Cihan tarafından sürpriz olarak sipariş edildi pasta, içeriği ve kuşlar. Sonuç; beğenilmiş, afiyetle yenmiş, daha ne isterim. 😀
Bir kez daha, musmutlu yılların olsun Beste… 🙂
Selda Hanım kızının 2 yaş doğum günü pastası için beni aradığında, şeker hamurlu değil kremalı pasta istediğini söyledi. “İçi çikolatalı olsun, üzeri beyaz krema, çünkü kış pastası olacak, kar gibi görünsün” dedi. Tamam, buraya kadar herşey normal, sonrasında “üzerine penguenler istiyorum şeker hamurundan, bir de buz küpleri” dediğinde endişelenmedim desem yalan olur. Sonrasında hayal ettiği pastanın fotoğrafını gönderdi ve mutlaka aynısı olsun istedi.
Şeker hamuru tercih etmeyenler olabiliyor ancak, şeker hamuruyla kremanın buluştuğu bir pasta ilk kez gündemime girdi. Şeker hamurunun ne kadar hassas bir malzeme olduğu malum, kremanın üzerinde sıkıntı yaşatabilir diye epey korktum açıkçası.
Geçtiğimiz Pazar gününün 1 yaş doğum günü pastasıydı BJK. Fanatik Beşiktaş taraftarı baba, oğlunun ilk doğum gününde kaçınılmaz olarak takımıyla ilgili bir konsept seçmiş. İnternetten buldukları, daha önce denenmiş bir modeli birebir istediler. Minik dokunuşlarla az da olsa farklılaştırdım, görseli azıcık da olsa sürpriz gibi oldu yani.
Çikolata-frambuaz uyumuyla bu kocaman pasta çıktı ortaya sonuç olarak. Bir kez daha; nice güzel yılların olsun Toprak bebek 🙂
Geçtiğimiz Pazar günü, bir pasta daha çıktı yola. Sevgili Semih’in ağabeyi Melih, eşinin doğum günü için minik bir pasta istedi. “Kalp şeklinde olsun, beyazla kaplansın, üstünde pembe kalpleri olsun, bir de frambuazlı olsun dedi. ”
Cumartesi sipariş verildi, Pazar akşamına yetiştirildi. Nice güzel yılların olsun sevgili Ezgi 🙂
Çılgın Hırsız (Despicable Me) filminin dünya tatlısı, mıncık mıncık edilesi minionlarını sevmek için illa çocuk olma şartı yok. Milyon kez izledik her iki filmini de ailece, ezberlediğimiz sahnelere hala aynı etkiyle gülebiliyoruz. Bizim evdeki, daha doğrusu kızımın konuştuğu kendine has dildeki adları “nanalar” 😀
İşte bu çok keyifli, çok komik nanaları pasta olarak çalışma düşüm vardı hep, yoğunluktan denk getirememiştim bir türlü. Kısmet bugüneymiş 😀
Normalde en az 1 hafta önce pasta siparişlerini almış olmam gerekiyor ki; hazırlıklarımı eksiksiz yapabileyim. Arada kıramadığım insanlar olduğunda, sıkıştırıyorum 1-2 güne. Sevgili Semih aradığında da işte böyle az bir zaman vardı, sevdiceği için tasarladığı doğum günü partisine. “Konsept yok, sana bırakıyorum” dediğinde, en zorlandığım pastalardan biri daha olacak diye düşündüm, çünkü; kız arkadaşını tanımıyordum ve hiç tanımadığın insanlar hakkında karar verecek olmanın nasıl güç bir iş olabileceği malum.
Düşündüm, iş sevgili olunca, kalpli, kuşlu, bulutlu, şirin bir sürpriz pasta olsun diye tasarladım kafamda, tüm süslemeleri 1 gün önceden bitirdim. Pandispanyası, meyvesi, kreması her şeyini geceden yaptım, ertesi gün üst kaplamasını yapıp, süslemeleri yerleştirip teslim etmesi kaldı.
Saat geceyarısını geçmişti ki, Semih arayıp, “pasta bitti mi, tüh son anda aklıma gelmişti bi konsept, yapamaz mıyız, eh olmazsa da sağlık olsun” dediğinde. İşte minion fikri o geceyarısı ortaya çıktı, konsept tamamen değişti. Mecburiyetten teslimat sabahı erkenden kalkıldı, minion yapıldı, kuşlar, bulutlar başka bir zamanda kullanılmak üzere saklandı, kalplerin bir kısmı konsepte dahil edildi.
Kısa zamanda hazırlanan son dakika minionu olarak da işte böyle birşey ortaya çıktı.
Stres oldum ‘ya yetiştiremezsem, ya beğenmezse’ diye ama yetişti ve parti sonrası o hiç tanımadığım pasta sahibinin, Başak’ın geri dönüşü öyle güzel oldu ki; tedirginliklerimin hepsi puf! uçup gitti. 🙂
Başakcım, o hep gülümseyen suratına daha başka bir konsept olmazmış zaten, iyi ki karar değişmiş, iyi ki yapmışız ve bir kez daha; iyi ki doğmuşsun, upuzuuun huzurlu yıllara! 😀
Veee yayınlanmak için bekleyen pastalarımın sonuncusu; hayatımın anlamı sevdiceğim için eeen fanatiğinden Trabzonspor pastası. Eh malum, TS denince akla ilk gelen kocacım olunca, konsept de onun en sevdiğine göre ayarlandı.
Figür, kendisinin kopyası sayılır, TS maçları esnasında tam olarak görüntüsü böyle; kaşlar çatılmış, ağız hep bağırma modunda yuvarlanmış, forma giyilmiş, tam tekmil hazırdır her daim. Yenersek ne ala, yenilirsek allah muhafaza, günün geri kalanında, hatta maçın önemine göre bazen o hafta yanından, yöresinden geçilmez. Takımımızla ilgili en minik şakaya bile tahammülü yoktur, herkes bilir, kimsecikler yenildiğimiz bir maç sonrası aramayı aklından bile geçirmez bu yüzden 😀
Benden çok sevdiğini düşündüğüm yegane şeydir TS, ama alıştım artık, kıskanmıyorum 😀
Daha uzuuun yıllar birlikte yaşayalım, huzurla yaşlanalım bitanem, seviyorum seni 😉
*** Sürpriz olsun diye pastayı son ana dek sakladığımdan, fotoğraflar, kesmeden önce yakalayabildiğim kadar oldu.
Arama
Özlem Pehlivan
12 Ocak doğumlu, sevimli bir oğlak burcu kadını...
Okumayı çok seviyor. Günde 50-100 sayfa okumadan rahat edemiyor. Başucunda en az 3-4 kitap var. Okumayı sevdiği kadar yazmayı da seviyor, değer verdiği ve yüzünü güldürebilen herkese sürekli yazıyor...
Facebook Sayfası
Kategoriler
- Blog 89
- Boutique Cakes 36
- Recipes 135
- Atıştırma 68
- Balık 5
- Börek 12
- Çorba 2
- Et & Tavuk 20
- Hamur İşi 25
- İçecek 1
- Kahvaltı 27
- Kek & Kurabiye 17
- Kısa Kısa & Püf 1
- Makarna & Pilav 9
- Reçel & Turşu & Zeytin & Sos 10
- Salata & Meze 20
- Sebze 19
- Tatlı 25
- Yöresel & Dönemsel 12
- Zeytinyağlı 10