Aslında bir nevi eriştemsi makarna noodle. Uzakdoğu insanlarının hemen her yemekte tükettiği, yüzlerce farklı çeşit üretebileceğiniz zengin ve lezzetli bir kaynak. Eskiden çok yaygın değildi ama artık hemen hemen tüm süpermarket raflarında bulmanız mümkün.
“Evde kendim hazırlayayım” şekli böyleyken, “hızlı, pratik, öğünlük olsun” dediğinizde bulabileceğiniz, porsiyonlar halinde ve farklı lezzetlerde tatlandırılmış olanları da mevcut.
Sevgilimin en favorisi bu hızlı porsiyonluk Ramen’ler, evde yapmayı henüz hiç denemedik.
Bu arada “alt tarafı erişteli karışım işte” şeklinde burun kıvırdığımız yemeğin, memleketinde ne denli önemli, özel olduğunu, Ramen deyip geçmemek gerektiğini birkaç yıl önce izlediğimiz keyifli bir filmden öğrenmiş ve oralarda bu işin ustası olabilmenin ne zorlu yollardan geçtiğini görüp şaşırmıştık.
Eğer izlemediyseniz ilgili film Ramen Gırl noodle ve türevleri eşliğinde kesinlikle önerimdir 😉
Malzemeler:
1 paket noodle
su
sıvıyağ
tuz
Hazırlanışı:
Paketin arkasındaki tarife göre pişirin. Ama mutlaka klasik makarna pişirme yönteminde olduğu gibi, birkaç damla sıvıyağ ekleyin haşlama suyuna. Sonrasında süzüp, zevkinize göre tuz ve dilerseniz yağ ekleyerek tatlandırın.
Hepsi bu kadar; sade, soslu, ya da benimkisi gibi ana yemek eklentili hiç farketmez, tüketim şeklinde hayal gücünüze, damak tadınıza bağlı olarak sınırsızsınız 😉
Benim eeeeen sevdiğim, hep olsa da yesem dediğim, Sushi’lerin en en en güzeli canım ciğerim Nigirim 😀
Malzemeler:
Karides
Tercihe göre soya sosu ve wasabi
Hazırlanışı:
Karidesi taze alıp, ayıklayıp, kıvamında haşlayarak kendiniz hazırlayabileceğiniz gibi, tercihinizi dondurulmuş ürünlerden yana da kullanabilirsiniz.
Koyu İglo takipçisi olarak ben her zamanki gibi, Gurme Karides kullandım. Mikrodalga fırında ya da sıcak suda hazırlama seçeneğiniz var, paket arkasında her iki yöntem için de genel bilgiler mevcut.
Pilavınızı varsa Sushi kalıplarıyla, yoksa elinizle şekillendirin. Üzerine tamamen soğumuş karidesleri yerleştirin. Hepsi bu kadar 🙂
Soya sosu ve acı seviyorsanız, toz şeklinde satılıp, suyla karıştırarak kolayca hazırlayabileceğiniz wasabi ile servis yapabilirsiniz.
* Hemen tüketilmesi gereken bir yiyecek olduğundan, tüketebileğiniz kadar yapmakta yarar var. Bu yüzden ölçü vermeden, tercihi tamamen size bırakıyorum.
“Kısa sürede hazırlansın, malzemesi az, yapımı kolay, beğenisi garanti bir şey olsun, lezzetiyle şaşırtsın, övgülerle egoma tavan yaptırsın” şeklinde bir beklenti hiç de ulaşılmaz değil hani. İşte şimdi bahsedeceğim yemek, tam da bu isteklerin karşılığı 😉
Sevgilimin en favorilerinden, eline en yakışanlardan. Benimkisi gibi mutfağı seven, azıcık da olsa becerisi olanlardansa evin erkeği, bu yemekte mutfağı kesinlikle ona bırakmalısınız 😉
Ellerine sağlık canım benim 🙂
Malzemeler:
6-7 adet kemiksiz tavuk budu
2 adet havuç
5 adet çarliston biber
5 adet dolmalık kırmızı biber (çarliston gibi olanlardan)
5 adet dolmalık sarı biber
5 adet taze soğan (sadece yeşil kısımlar)
3 diş sarımsak
1 tatlı kaşığı köri
1 tatlı kaşığı bal
1 tatlı kaşığı hardal
1 tatlı kaşığı tuz
1 çay kaşığı karabiber
Hazırlanışı:
Öncelikle tavukları ve tüm sebzeleri ince uzun şeritler halinde doğrayarak işe başlayalım. Mümkünse wok yoksa yayvan ve yapışmaz herhangi bir tencereye hiç yağ eklemeden tavukları koyun, yüksek ateşe ayarlanmış ocağınıza yerleştirin.
Önce suyunu salacak, sonra o suyu yavaş yavaş çekerek pişecek. Bu süreçte ara ara karıştırın, pişmesine yakın, çok hafif diriliğe ulaştığında sertlik derecesine göre sebzeleri ekleyin. İlk olarak havuç ve sarımsak, onlar biraz yumuşadığında biberler eşliğinde pişirmeye devam edin.
Tüm malzeme pişme kıvamına yaklaştığında, soğan yapraklarını ekleyin. Çok fazla erimelerine izin vermeden, bir kaç kez karıştırıp baharatlarını, tuzunu atıp şöyle bir harmanlayın ve ocaktan alın.
*Biberleri her mevsim bulmak kolay olmadığında ya da zamanınız azsa son derece doğal, katkısız ve lezzetli ürünler üreten, hemen hemen tüm ürünlerini kullandığım İglo’nun Karışık Tatlı Biber‘lerini kesinlikle öneririm. (ki; ben keşfettiğimden beri kendim hazırlamıyorum artık biberleri)
** Noodle eşliğinde servis etmenizi şiddetle öneririm 😉
Sushi denince ikiye ayrılıyor yurdum insanı; bayıla bayıla yiyenler ve sorulduğunda aslında hiç tadına bile bakmamış olduğu öğrenilen, “içinde çiğ balık var, ıyyy” şeklinde eksik önyargılarından dolayı nefret edenler 🙂 Sushi nin çiğ balıkla yapılanının yanında, pişmiş olanıyla, salatalıkla sunulanından, avakadolusuna kadar yapılanı ve yapılabilirliği de var. Tercih; tamamen size kalmış yani.
Efendim biz, ilk gruptayız. Mümkün olsa her daim yemeye can attığımızdan ve malum pahalıca bir yiyecek olduğundan, deneme-yanılma yöntemleriyle öğrendik ve epeydir evde kendi sushimizi kendimiz yapıyoruz.
Hep kullandığımız ve bizi hiç yarı yolda bırakmayan bu tarifle, istediğiniz çeşitlilikte Sushi’ler yapmanız mümkün.
İyi Sushi’nin ilk şartı; pilavını doğru hazırlayabilmekten geçiyor.
Malzemeler:
2 su bardağı pirinç
2 yemek kaşığı pirinç sirkesi (lezzet açısından şart ancak bulamazsanız elma sirkesi de olabilir)
1 yemek kaşığı toz şeker
1 tatlı kaşığı tuz
4 su bardağı su
Hazırlanışı:
İyice yıkadığınız pirincin üzerine soğuk suyu ekleyip yüksek ateşte kaynamaya bırakın. Kaynama noktasına ulaştıktan sonra 5 dakika yüksek ateşte pişirmeye devam edin. Süre sonunda ateş ayarını en kısığa getirip, kapağı kapalı olarak 10 dakika daha pişirin.
Suyunu iyice çeken pirinci, ateşten alıp yine kapağı kapalı haldeyken 10 dakika dinlendirin.
Arama
Özlem Pehlivan
12 Ocak doğumlu, sevimli bir oğlak burcu kadını...
Okumayı çok seviyor. Günde 50-100 sayfa okumadan rahat edemiyor. Başucunda en az 3-4 kitap var. Okumayı sevdiği kadar yazmayı da seviyor, değer verdiği ve yüzünü güldürebilen herkese sürekli yazıyor...
Facebook Sayfası
Kategoriler
- Blog 89
- Butik Pastalar 36
- Tarifler 135
- Atıştırma 68
- Balık 5
- Börek 12
- Çorba 2
- Et & Tavuk 20
- Hamur İşi 25
- İçecek 1
- Kahvaltı 27
- Kek & Kurabiye 17
- Kısa Kısa & Püf 1
- Makarna & Pilav 9
- Reçel & Turşu & Zeytin & Sos 10
- Salata & Meze 20
- Sebze 19
- Tatlı 25
- Yöresel & Dönemsel 12
- Zeytinyağlı 10