‘Her lezzetli şey zararlıdır’ tezinin başını çekenlerden olsa da zararlıların en masumlarından biri sayılabilir pizza.(bence 🙂 ) Dışarda yediğinizde durum böyle diye düşünürsek, evde yapılan nasıl olur; tüm zararlarından arınmış, el yapımı, ev yapımı, nefis bir şey olur. (bence 🙂 )
Benim tezim bu yönde efenim, övgüye de eleştiriye de açık üstelik, buyurun. 😉 😀
* Zamanınız varsa hamurunu da kendiniz hazırlayabilirsiniz elbet, benimkisi şipşak, hızlı, tembel işi. 😀 😀
Dün akşam yemeğimiz vardı ama canımız nedense istemedi, ne yesek diye bakınırken epey bayat ekmeğimizin olduğunu gördük, tost yapalım dedik. Bizim evde tost baba işidir, anne elini sürmez. 😀 Çok yorgunsa, yoğunsa, canı istemiyorsa babanın ancak o zaman anne el atar. Akşam epey yorgundu evimizin reisi, iş başa düştü, girdim mutfağa.
Onlar babalı kızlı film izler, tost beklerken, epeydir yapmadığım ekmek pizzası geldi aklıma, minnak sürpriz olsun bizimkilere istedim. Evde ne varsa koydum üstüne, pişirdim, yanında içeceklerle salona girdiğimde babamız şekerleme modundaydı. En güzel yöntemle uyandırdık; dayadık burnuna pizzaları, anında açıldı gözleri. 😀
Çocuklar için deseem, pek de inandırıcı olmayacak çünkü; hemen hemen herkes seviyor cipsi. Mısır ya da patates ana malzeme olsa da, öyle güzel tatlandırılıyor, çeşitlendiriliyor ki; sevmemek mümkün değil, bulaşınca elinden bırakmak da.
Hal böyle olunca, hem ambalajından kendisi, hem de işin uzmanları “zararlı” diye bas bas bağırdıkça da alternatifler aranıyor ve mutlak surette bulunuyor.
Şimdi “mutfakta çareler tükenmez” den yola çıkıyorum ve önce gerçek çocuklar sonra da biz büyümeyenler için, sağlıklıya en yakın haliyle nefis bir cips yapıyorum; afiyet olsun 🙂
(İki tarifim var; sonuna kadar okumanızı öneririm ;))
Malzemeler:
1/2 su bardağı un
1 su bardağı mısır unu
1 küçük soğan
1-2 diş sarımsak
tuz
pulbiber
kekik
nane
su
kızartmak için sıvıyağ
fırında pişirmek için 2 yemek kaşığı zeytinyağ
Dip Sos İçin:
4-5 yemek kaşığı yoğurt
1 er çay kaşığı kekik, nane, pulbiber
Hazırlanışı:
Un ve mısır ununu bir kaba alın, soğan ve sarımsağı ince rendeleyin. Tuz ve baharatları ekleyin, kulak memesi kıvamına dek, azar azar su ekleyerek yoğurun. Tezgaha un serpip, ince açın. Pizza ruletiyle (yoksa keskin bir bıçak da olur) önce uzun şeritler, sonrasında şeritlerden üçgenler elde edecek şekilde kesin.
Çok az sıvıyağ eklediğiniz tavada kızartın veya önceden ısıtılmış 180 derece fırında, yağlı kağıt serilmiş tepside kızarana dek pişirin.
Dip sos malzemelerini bir kapta karıştırın, birlikte servis yapın.
* Soğan, sarımsak ve tüm baharatlar, tercihe göre arttırılıp eksiltilebilir.
** Şekiller üçgen olmak zorunda değil, istenildiği gibi oynanabilir.
*** Fırında yapılacaksa, zeytinyağ malzemelerle birlikte eklenmeli, sonra su aracılığıyla yoğrulmalı.
Şimdiiii “Ohooo çok zahmetli uğraşamam, hem vaktim de yok” diyenlere eeeen kestirmeden, tam da “tembel avrat işi” dedikleri türden bir tarifim daha var;
3 adet lavaşı alıyorsunuz, istediğiniz gibi kesiyorsunuz. Bir kaba alıp, üzerine 1/2 çay bardağından biraz daha az zeytinyağ, tuz ve istediğiniz baharatları ekleyip harmanlıyorsunuz. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine yerleştirip, önceden ısıtılmış 180 derece fırında kızarana dek pişiriyorsunuz. Hepsi bu kadar 😉
* Pişirme esnasında fırının yanından pek fazla da uzaklaşmayın, zira pek hızlı pişiyorlar.
** Her iki tarif için de dip sos şart değil ama lezzeti katladığını belirtmezsem uyuyamam. 😀
Patates ve yumurta, genelde bekar ya da öğrenci evlerinin gözdesi, tıpkı makarna gibi. Ucuz, kolay bulunur, çeşidi bol, lezzetli, doyurucu. İşte bu ana malzemelerden ortaya çıkabilecek lezzetlerin en damak çatlatanı da patatesli yumurtadır bana göre. Günün her saatinde, her öğünde bayıla bayıla indirebilirim mideme, yanında bir de taze demlenmiş çay varsa kimseler dokunmasın bana. 😀
Sevmeyenine rastlamak pek mümkün değil gibi ama bilmeyeni vardır, olabilir, paylaşmak gerekir. 😉
Malzemeler:
3 patates
4 yumurta
kekik
karabiber
tuz
tereyağ
sıvıyağ
Hazırlanışı:
Küçük küpler halinde kesilmiş patatesleri sıvıyağda kızartın. Derin bir kaseye yumurtaları kırın, baharatları ekleyip çırpın. Fazla yağını süzdüğünüz patateslere tereyağ severliğinizle ölçülü olacak şekilde tereyağ ekleyin, yağ eriyene dek 1-2 kez hızlıca patatesleri çevirin.
Çırpılmış yumurtayı eşit dağılacak şekilde kızarmış patateslerin üzerine dökün. Bu aşamadan sonrası omlet yapar gibi; hiç karıştırmadan önce altını, sonra ters çevirerek üstünü pişirin.
Sonrası nam nam nammmm 😉
* Sevmiyorsanız ya da tercih etmiyorsanız, tereyağ aşamasını atlayabilirsiniz.
** Kişi sayısına göre tüm malzemeler arttırılıp eksiltilebilir, ekstra malzemelerle bambaşka boyutlara atlanabilir.
Kahvaltıda ve ocakbaşında şişlenmiş, evde soteye yatmış, fırına süzülüp “ciğer basması” formuna bürünmüş, tavada patatesle yek vücut ya da hiçbirine bulaşmadan bir köşede arnavut hiç farketmez, ciğer dedin mi; her türlü gideri vardır bünyemde 😀
Malzemeler:
1 kg.dana ciğer
6-7 yemek kaşığı zeytinyağ
2 iri soğan
4 yeşil biber
4 orta boy domates
1 tatlı kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı karabiber
1 tatlı kaşığı kekik
1 defne yaprağı
Hazırlanışı:
Ciğerleri henüz bütün haldeyken iyice yıkayın. Zarlarını ve sinirlerini temizleyip, iri küpler halinde doğrayın.
Soğan ve biberi olabildiğince ince, domatesi tavla zarı şeklinde keserek hazırlayın.
Pişirme kabınıza ilk olarak soğanları alın, zeytinyağ eşliğinde 3-4 dakika kadar sürekli karıştırarak kavurun. Biberleri ekleyip 2-3 dakika daha kavurup, ciğerleri ilave edin. 5-6 dakika da bu şekilde soteleyip, domates ve baharatları ekleyin.
Orta ısıda, arada karıştırarak ciğerler yumuşayana dek pişirin. Servis yapmadan önce defne yaprağını çıkarın ve illa ki sıcak tüketin.
*Ciğerin kendine has bir kokusu olduğu malum, defne yaprağı işte o kokuyu sevmeyenlere hafiflik sağlaması açısından tarifte var, aksi durumda çok da gerekli değil.
** Acı seviyorsanız pulbiber, yakıştırıyorsanız kimyon eklenebilir.
Çocukluğumdan bu yana vazgeçemediğim yemeklerden biri benim için patates kavurma. “Yemek değil, garnitür tarzı bir şey bu” derseniz çoook haksızlık etmiş olursunuz. Lezzeti ve doyuruculuğu bünyesinde barındıran, tek başına bir öğünü layıkıyla atlatmanızı sağlayan her şey bana göre yemektir.
Yok ille de garnitür şeklinde kullanmayı tercih ederseniz; et ve balık yemeklerinin yanına şiddetle tavsiye ederim. Ben en çok kahvaltıda seviyorum, o da aklınızda olsun hani 😉
“Bu kadar basit, bilinen bir tarifi neden verdin?” diyecek olanlara; yemek yapmak bilene kolay, ilk yemek yapmaya başladığınızda kaynaksızlıktan neler çektiğinizi, kitaplarda yazanların hep davet sofralarından bahsettiğini, günlük klasik yemekleri çevrenizde her kafadan farklı çıkan seslere göre öğrenene kadar neler çektiğinizi hatırlatırım 😉
Malzemeler:
5-6 orta boy patates
2 orta boy kuru soğan
1 yemek kaşığı domates salça
4-5 yemek kaşığı tereyağ veya sıvıyağ
1 tatlı kaşığı pulbiber
1 tatlı kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı karabiber
maydanoz
kekik
Hazırlanışı:
Soyulmuş ve iri parçalara bölünmüş patatesi, üzerini 2 parmak kadar geçecek soğuk suya koyup, yumuşayana dek haşlayın. Pişirme işlemi sonunda kalmışsa suyunu süzerek beklemeye alın.
Piyazlık ya da yarım ay tabir edilen şekilde doğradığınız soğanı, karamelize olana dek yağda kavurun. Salçayı ekleyin, kokusu çıkana dek onu da kavurduktan sonra patatesleri ilave edin. Bir kaç tur çevirdikten sonra, baharatlarını tuzunu ve maydanozunu ekleyin. Karıştırıp ateşten alın.
* Baharat tamamen tercihe bağlı, hem çeşit hem ölçü olarak. Kendi damak tadıma göre yaptığımda; epeyce acı, bol maydanozu içine harmanlanmış ve kekiksiz olanı en makbulüdür.
** Maydanoz içine karıştırılmak istenmezse, servis tabağındayken üzerine serpilerek kullanılabilir ki; fotoğraftaki, maydanozu sevmeyen, “kekik olsun ama o da içinde değil, üzerinde olsun” diyen, evimin en büyük mızmız çocuğu için “ben bilmem, beyim bilir” formatında hazırlanmış ‘bey’ tabağı 🙂
Et yemeklerinin yanında servis edildiğinde, görüntüsü ve tadıyla beğeni garantili, patatesin eeeen keyifli hallerinden biri. Tek başına bir öğün olduğunda da son derece doyurucu.
Çok pratik ve çoook lezzetli 😉
Malzemeler:
Patates
Sarımsak
Tereyağ
Parmesan Peynir (veya kaşar)
Zeytinyağ
Kekik
Pulbiber
Tuz
Hazırlanışı:
Soymadan iyice yıkadığınız patatesleri tam dibe inmeden, kopartmamaya dikkat ederek, ince ince kesin. Yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizin.
Minik doğranmış sarımsakları, her dilimin içine azar azar paylaştırın. Tereyağ ve parmesanı olabildiğince ince kesin ve patates dilimlerine, birine tereyağ, diğerine peynir, diğerine tekrar tereyağ şeklinde her araya ikisinden biri olacak şekilde yerleştirin.
Üzerlerine ince çizgi halinde zeytinyağ gezdirip, tuz ve kekik serpiştirin.
Önceden ısıtılmış 180-200 derece fırında -her fırın farklı malum- kontrollü olarak pişirin. Son olarak üzerine rendelenmiş peynir serpip, eriyene dek kısacık bir süre daha fırında tutun, sıcak servis yapın.
* Aralarına koyulan tereyağ ve peynir epey akıyor. Araya tereyağ koyulup, peynir sadece üstüne serpilebilir.
** Araya hiçbirşey koymadan, üzerine zeytinyağ ve baharat ya da sadece yağ-tuz şeklinde hafif bir yemeğe dönüştürülebilir.
*** Patatesler büyük olduğundan, pişme süresi biraz uzun -1 saati aşkın- sürüyor, daha küçük ya da porsiyonluk minik patatesler kullanılırsa, bu süre epey kısaltılabilir.
**** Seviyorsanız eğer, en son pişme noktasında ekleyeceğiniz kremayla bambaşka boyutlara ulaşırsınız; demedi demeyin 😉
Arama
Özlem Pehlivan
12 Ocak doğumlu, sevimli bir oğlak burcu kadını...
Okumayı çok seviyor. Günde 50-100 sayfa okumadan rahat edemiyor. Başucunda en az 3-4 kitap var. Okumayı sevdiği kadar yazmayı da seviyor, değer verdiği ve yüzünü güldürebilen herkese sürekli yazıyor...
Facebook Sayfası
Kategoriler
- Blog 89
- Butik Pastalar 36
- Tarifler 135
- Atıştırma 68
- Balık 5
- Börek 12
- Çorba 2
- Et & Tavuk 20
- Hamur İşi 25
- İçecek 1
- Kahvaltı 27
- Kek & Kurabiye 17
- Kısa Kısa & Püf 1
- Makarna & Pilav 9
- Reçel & Turşu & Zeytin & Sos 10
- Salata & Meze 20
- Sebze 19
- Tatlı 25
- Yöresel & Dönemsel 12
- Zeytinyağlı 10