Bizim evde herkes bayılır köftenin bu haline, etle, köfteyle arası olmayan ben bile. En severek yediğim köftedir efenim kendileri. Pirinç haşlamakla uğraşmam genelde, kalan pilavım varsa ilk aklıma düşen yemektir, Kadınbudu Köfte. Fotoğraftakiler de kalan pilavla yapılanlardan. Çok daha pratik oluyor böylesi, artıklar da değerlendirilmiş oluyor üstelik hem de en misinden. Deneyin derim illa ki. 😉
“Azıcık kıymam var, köfte yapsam kime yetecek? Şöyle şipşak dokunuşlar yapsam da en lezzetlisinden, gösterişlisinden, değişik bir şeyler koyuversem sofraya, gelse övgüler ne güzel olurdu!” diyoruz ya hepimiz hani ara ara; işte bu o tariflerden biri.
Yanına yöresine birşey yapmanıza gerek olmadan, salata, yoğurt veya cacıkla rahatlıkla servis edebileceğiniz, her evde hemen hemen her zaman bulunabilen malzemelerle yapılabilecek çok keyifli bir yemek bu.
Köftenin püreyle uyumu malum zaten, lezzet garantili dememe hiiç gerek yok. Deneyin, deneyin, teşekkürlerinizi aldım bile ben peşinen. 😉
Az biraz uğraştırıcı gibi görünüyor ama göz korkutmasın. Kısa sürede hazırlanıyor, aynı kısa sürede de tüketiliyor. Beğendiyi oldum olası severim belki de bu yüzden bana öyle geliyor ama inanın; zamanınıza da, emeğinize de değecek. 😉
İç pilav denince genelde kullanıldığı ve adının çağrıştırdığı şekilde, birşeylerin içine doldurulacak pilav aklımıza gelir. Doğrusu da budur ancak elbette şart değil, et ve tavuk yemeklerinin yanında, altında da gayet güzel servis edilebilir. Tıpkı benim yaptığım ve sevdiğim gibi; fotoğraflar bu yılın yılbaşı sofrasından, hindinin yanında nefis durduğunu belirtmekten keyif duyarım. 😉
Malzemeler:
2 orta boy kuru soğan
2 yemek kaşığı dolmalık fıstık
3-4 yemek kaşığı tereyağ
2 su bardağı pirinç
3,5 su bardağı sıcak su
2 yemek kaşığı kuş üzümü
2 küp şeker
1 tatlı kaşığı tarçın
1 tatlı kaşığı yenibahar
1 çay kaşığı karabiber
1 tatlı kaşığı tuz
1 su bardağı pişmiş kestane (isteğe bağlı)
1/2 demet dereotu
Hazırlanışı:
Pirinçleri ılık suda yarım saat kadar bekletin. Olabildiğince ince doğranmış soğanları az sıvıyağda 2 dakika kadar kavurup fıstıkları ekleyin, rengi dönene dek kavurmaya devam edin.
Suyunu süzdüğünüz pirinci iyice yıkayın, soğan-fıstık karışımına ekleyin. Orta ateşte 5-6 dakika kadar kavurun. Kuş üzümü, şeker ve tuz ekleyin, karıştırın. Sıcak suyu da ilave ettikten sonra, suyunu çekene dek pişirin.
Suyu tamamen çekildiğinde tarçın, yenibahar, karabiber, ince doğranmış dereotu ve kullanacaksanız şayet küçük küpler halinde doğranmış kestaneleri ekleyin, karıştırın. 2-3 dakika daha pişirin, ocaktan alın. Servis öncesi üzerine kağıt havlu sererek 10-15 dakika dinlendirin.
* Tavla zarı büyüklüğünde doğranmış ciğer de eklenebilir.
** Birşeyleri doldurma amaçlı kullanacaksanız, su miktarını azaltıp, biraz diri bırakmanız gerek ki; doldurduğunuz etin içindeyken de pişmeye devam edeceği için lapaya dönüşmesin.
Güzel ülkemin bir çok şehrinde yöresel farklılıklarla pişirilen geleneksel düğün, bayram, cenaze yemeği keşkek. Yapımı ve malzemeleri her ne kadar farklılıklar gösterse de, temel malzemesi buğday ve et.
Canım memleketim Antalya’da düğünlerin, özel günlerin olmazsa olmazıdır ve illa ki merasim şeklinde yapılır. Şöyle ki; bir gün önce ıslatılan buğday, düğün günü sabahtan odun ateşinde ve büyük kazanlar içinde kaynatılmaya başlanır. Kaynatılan buğday ve -kullanılacaksa şayet- etler o büyük kazanların içinde, büyük tokmaklar yardımıyla iyice eriyene dek dövülür. Son derece yorucu olan bu işin kurbanları köyün delikanlılarıdır, yoruldukça tokmağı bir diğerine devreder. Keşkek, macun kıvamına gelene dek imece usulü dövüle dövüle yapılır ki; hem buğdayın hem de delikanlıların canları çıkartılır 😀 Ne kadar uzun süre ve kuvvetle dövülürse, o kadar iyi olduğu söylenir. “Sakız gibi keşkek” kıvamına ulaşmış olanı en makbulüdür; etin buğdayla tamamen birleştiği, asla bulamaç gibi olmasına izin verilmeyen ama kaşıkla tabaktan çekince uzayan bir keşkek, bu tarifin tam karşılığıdır.
Yapım şekli nasıl yöreye göre değişiyorsa, üstüne hazırlanan sos da yine yapıldığı yere göre tereyağ, kırmızı biber, salça, soğan gibi malzemelerden oluşabilir. Genellikle kırmızı etle yapılsa da beyaz etle yapılanı da mevcut.
Benimkisi Antalya usulü; yanında et yemeğiyle servis edeceksem etsiz, değilse içinde kuzu eti kullanarak yapıyorum. Verdiğim tarife yapılabilecek ekleme-çıkarmalar ve kullanılacak malzeme ölçüsü tamamen damak tadınızla alakalı 😉
Malzemeler:
aşurelik buğday
su
tuz
tereyağ
Hazırlanışı:
Buğdayı mümkünse bir gece önceden, değilse en az 3-4 saat sıcak suyla ıslatın. Bekletme süresi sonunda geniş bir tencerede, üzerini 4-5 parmak geçecek kadar suyla pişirmeye başlayın. Kaynadıktan sonra kısık ateşte suyunu tamamen çekip ezilene dek pişirin. Tahta kaşıkla vurarak, keşkek macun kıvamına ulaşana dek dövün. Tuzunu ekleyin, karıştırıp ocaktan alın.
Başka bir kapta erittiğiniz tereyağını üzerine gezdirin, servis yapın.
* Et kullanmak isterseniz; eti, buğdayla birlikte aynı anda, aynı tencerede haşlayabilir ya da her ikisini de ayrı ayrı haşladıktan sonra birleştirip dövme işlemine geçebilirsiniz.
** Pişirme aracı olarak düdüklü kullanabilir, dövme kısmında blenderdan yararlanabilirsiniz, daha az zaman harcar, daha az yorulursunuz ama lezzet illa ki farkeder, demedi demeyin.
*** En önemli lezzet sırrı; tereyağının bol kullanılması, elinizi korkak alıştırmayın 😉
Evde kalan tavuğu değerlendirme ya da benim gibi çok fazla sevmeyene bile yedirebilme, amacınız ne olursa olsun, sonuç şahane 😉
Malzemeler:
3-4 kalçalı tavuk budu
1 büyük kavanoz konserve garnitür
Beşamel İçin:
2 yemek kaşığı tereyağ
3 yemek kaşığı un
2,5 su bardağı süt
1 tatlı kaşığı tuz
1/2 tatlı kaşığı şeker
1,5 su bardağı rende kaşar
Hazırlanışı:
Tavukları haşlayın, kemiklerinden ayırın, didikleyin. Garnitürü süzün, tavuğa ekleyin, harmanlayın.
Bir tencerede erittiğiniz tereyağına unu ekleyin, sürekli karıştırarak rengi hafif dönene dek kavurun. Azar azar eklediğiniz sütle çırparak koyulaşana dek pişirin. Rendelenmiş kaşarın yarım bardak kadarını, tuzu, şekeri ekleyin ve ocaktan alın.
Bir fırın kabına tabanını hafif kaplayacak şekilde beşamel yayın. Üzerine tavuklu karışımı yayarak koyun. En üstü beşamelin tamamıyla kaplayın.
Önceden ısıtılmış 180 derece fırında üzeri hafif kızarana dek pişirin. Tüm yüzeye rendelenmiş kaşar peyniri serpiştirin, bu kez tamamen kızarana dek pişirin.
* Şayet kullanıyorsanız, beşameli hazırlarken 1 tablet et ya da tavuk suyu ekleyebilirsiniz.
** Hazır garnitür kullanmak istemezseniz patates, havuç ve bezelyeyi ayrı ayrı haşlayıp, küp küp doğrayarak kendiniz hazırlayabilirsiniz.
*** İçerisine mantar, brokoli, patlıcan, kabak gibi farklı sebzeler ekleyerek, damak tadınıza en uygun lezzeti yakalayabilirsiniz.
Arama
Özlem Pehlivan
12 Ocak doğumlu, sevimli bir oğlak burcu kadını...
Okumayı çok seviyor. Günde 50-100 sayfa okumadan rahat edemiyor. Başucunda en az 3-4 kitap var. Okumayı sevdiği kadar yazmayı da seviyor, değer verdiği ve yüzünü güldürebilen herkese sürekli yazıyor...
Facebook Sayfası
Kategoriler
- Blog 89
- Butik Pastalar 36
- Tarifler 135
- Atıştırma 68
- Balık 5
- Börek 12
- Çorba 2
- Et & Tavuk 20
- Hamur İşi 25
- İçecek 1
- Kahvaltı 27
- Kek & Kurabiye 17
- Kısa Kısa & Püf 1
- Makarna & Pilav 9
- Reçel & Turşu & Zeytin & Sos 10
- Salata & Meze 20
- Sebze 19
- Tatlı 25
- Yöresel & Dönemsel 12
- Zeytinyağlı 10