O kadar eski, o kadar uzun zamandır benimle ki bu tarif; artık bütünleştiğim, yeri bende özel olanlardan biri çoktandır. Pratik, hızlı ve lezzeti garantili vazgeçilmezlerimden.
Artısı ve belki de en önemlisi; büyük kuzumun kendini bildi bileli en sevdiklerinden 😉
Malzemeler:
1 yumurta
5 yemek kaşığı pudra şekeri
250 gr.tereyağ
1 paket kabartma tozu
alabildiği kadar un
hindistan cevizi
Hazırlanışı:
Oda sıcaklığındaki tereyağı, pudra şekeri ve yumurtanın sarısı (beyazı üzeri için gerekecek) eşliğinde yoğurmaya başlayın. Homojen bir karışıma ulaştıktan sonra, azar azar un ve kabartma tozu ekleyerek yoğurmaya devam edin.
Klasik kulak memesi kıvamına kadar un ekleyerek yoğurduğunuz hamurdan, ceviz büyüklüğünde parçalar alıp yuvarlayın. Ayırdığınız yumurta beyazına, ardından da hindistan cevizine batırıp, elinizle tuttuğunuz kısım alta gelecek şekilde aralıklı olarak tepsiye yerleştirin.
Önceden ısıtılmış 180 derece fırında, üzeri kızarana kadar pişirin.
* Mutfaktan çok uzaklaşmamakta yarar var çünkü; 5-10 dakikada pişiyorlar 😉
Benim eeeeen sevdiğim, hep olsa da yesem dediğim, Sushi’lerin en en en güzeli canım ciğerim Nigirim 😀
Malzemeler:
Karides
Tercihe göre soya sosu ve wasabi
Hazırlanışı:
Karidesi taze alıp, ayıklayıp, kıvamında haşlayarak kendiniz hazırlayabileceğiniz gibi, tercihinizi dondurulmuş ürünlerden yana da kullanabilirsiniz.
Koyu İglo takipçisi olarak ben her zamanki gibi, Gurme Karides kullandım. Mikrodalga fırında ya da sıcak suda hazırlama seçeneğiniz var, paket arkasında her iki yöntem için de genel bilgiler mevcut.
Pilavınızı varsa Sushi kalıplarıyla, yoksa elinizle şekillendirin. Üzerine tamamen soğumuş karidesleri yerleştirin. Hepsi bu kadar 🙂
Soya sosu ve acı seviyorsanız, toz şeklinde satılıp, suyla karıştırarak kolayca hazırlayabileceğiniz wasabi ile servis yapabilirsiniz.
* Hemen tüketilmesi gereken bir yiyecek olduğundan, tüketebileğiniz kadar yapmakta yarar var. Bu yüzden ölçü vermeden, tercihi tamamen size bırakıyorum.
İnsan böyle zamanlarda çok şey hisseder de, ne der bilemez ya aynen öyleyim işte. Kurabiyem kocaman kız oldu artık, 2.yılını geride bıraktı yaşamının 🙂
Kapıda birlikte karşıladık bu yıl konuklarımızı kızımla. Çocuklar çok eğlendi, anne baba olarak bizler de oyunlara katıldık, sohbet ettik, yine çok güzel, çok keyifli hediyeler geldi sevdiklerimizden. Bir de malum; yedik, içtik, beslendik, daha ne olsun 🙂
Sevgiyle, keyifle yanımızda olan herkese tekrar teşekkürler kızım adına.
Hayatımın en güzel, en anlamlı zamanlarından biriydi yaşadığım, seni ilk gördüğüm an… Bugün 2.yılı tanışmamızın; iyi ki doğdun, iyi ki varsın kurabiyem, seni çok seviyorum 🙂 🙂
Herhangi bir kutlama ya da davet zamanında minicik de olsa fikir oluşturabilecek menü şöyleydi efenim;
biscolata stix‘in sütlü ve fındıklı çeşitleri
ve kızımın şu sıralar en büyük takıntısı ahtapot sevdası nedeniyle, Pocoyo konseptli doğum günü pastamız 🙂
Elinizdeki ya da sevdiğiniz malzemelerle çeşidi arttırmak, her seferinde farklı lezzetler yaratmak mümkün. Hamurunu sabit tutarak, içeriğini dilediğinizce şekillendirebilirsiniz. Ama bana soracak olursanız; zeytinlisinin üstüne tanımam 🙂
Malzemeler:
1 yumurta
1 su bardağı sıvıyağ
1 su bardağı ılık süt
1 paket yaş maya
1 tatlı kaşığı şeker
1 çay kaşığı tuz
alabildiği kadar un
zeytin ezmesi
çörekotu
Hazırlanışı:
Başlangıç olarak, 5 bardak kadar unu yoğurma kabına koyup, ortasını havuz şeklinde açın. Yumurtanın sarısı ve çörekotu hariç tüm malzemeyi o havuza koyun.
Dıştan içe doğru karıştırarak yoğurmaya başlayın. Elinize yapışmayacak, kolayca şekil alacak kıvama gelene dek, gerekirse azar azar un ekleyerek yoğurmaya devam edin. Büyükçe top haline getirip, yarım saat kadar mayalanması için bekletin.
İstenilen büyüklükte bezeler yapıp, her defasında tereyağıyla yağladığınız elinizle açın. Elde ettiğiniz yuvarlakların her yerine zeytin ezmesi sürün. Rulo halinde sardıktan sonra, bir ucunu sabit tutup diğer tarafı bir kaç kez kıvırarak hamuru döndürün.
Uçları birleştirip, hafifçe bastırarak birbirine yapıştırın.
Aralıklı olarak tepsiye dizin. Ayırdığınız yumurta sarısını üstlerine sürüp, çörekotu serpiştirin. 10-15 dakika kadar da bu şekilde bekletin.
Önceden ısıtılmış 170-180 derece fırında kızarana dek pişirin.
* Bu tarz tariflerde un mecburen alabildiğine denmek zorunda, çünkü; kullanılan malzemeler oranı çok değiştiriyor. Bu tarifte genelde 6 su bardağı un yeterli geliyor.
Evimizin gözbebeği, çayın, kahvenin yanında en iyi gideni, her yapışımda tepemde bekleyen kızımın mutluluk çığlıklarının sebebi, eğlenceli, lezzetli, kıtır, çıtır, hep taze; tırtıl kurabiye 😀
Malzemeler:
2 çay bardağı pudra şekeri
2 yumurta
1 çay bardağı sıvıyağ
125 gr.tereyağ
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
alabildiği kadar un
Hazırlanışı:
Un ve kabartma tozu karışımını kenarda bekletirken, diğer malzemeleri iyice birbirine geçene dek yoğurun. Alabildiğine un, kulak memesi kıvamına ulaşana dek anlamında, malum. Nedir kulak memesi kıvamı; “avuç içinde yuvarladığında ele yapışmayacak, kolayca şekil alabilecek, ne vıcık vıcık yağ hissedilecek, ne de toparlamaya çalıştıkça çatlak çatlak ayrılacak” şeklindeki en yaygın püfü, beynimizin minik kıvrımlarından birine koyup devam edelim o halde 🙂
Yoğurduğunuz malzemeye 2 su bardağı kadar unu ve kabartma tozunu ekleyerek, az önce beynimizin kıvrımına koyduğumuz kıvama ulaşana dek, azar azar un ekleyerek yoğurmaya devam edin.
Tırtıl uçlu sıkma kalıbı yardımıyla tepsiye aralıklı olarak sıkın. Boyut, şekil size kalmış. Ben kısa kısa parmaklar şeklinde sevdiğimden, genelde öyle yapıyorum.
170 derece, önceden ısıtılmış fırında pembeleşene, hafiften kızarana dek pişirin.
* Hamurun bir kısmını ya da tamamını kakaolu yapmak,
** Aralarına çikolata sürüp, birbirlerine yapıştırmak ya da uçlarını çikolata sosuna bandırıp, fındık, fıstık, hindistan cevizine bulamak -ki; bizim evde özellikle tercih edilen şekil bu- gibi değişik tüketim alternatifleri üretmek mümkün 😉
İlk etapta yapılması uzun, zahmetli ve zor gibi gelse de, bir kez yapıldığında anında çark ettirecek cinsten bir lezzet bu. Ne kadar seri yapılıp, nasıl aynı hızda tüketildiğini gördüğünüz an, ne demek istediğimi anlayacaksınız 🙂
Malzemeler:
5 adet yufka
150 gr.tereyağ
1 çay bardağı ılık su
ince dilimlenmiş beyaz peynir
1 yumurta sarısı
susam
Hazırlanışı:
İlk olarak tereyağını eritip, suyla karıştırarak her parçaya sürülecek olan sıvı karışımı hazırlayın. Yufkaların her birini dörde bölün. 20 üçgen parçadan ilkini tezgaha serin, geniş kısmı aşağıda, sivri uç yukarıda olsun. Sıvı karışımı sürün. Sivri ucun en ucuna koyduğunuz parmağınızı aşağı doğru çekerek, alttaki uzun kenarın ortasına kadar indirip birleştirin. Yanlarda, çıkıntı şeklinde kalan sağ ve sol uçları yukarı doğru kaldırıp, orta kısımda kalan kanatları hafiften birbirinin üzerine getirin.
Üst birleşim yerinin 1-2 parmak aşağısına peyniri koyun. En üst noktayı, böreği ortalayacak şekilde, 2 ya da 3 hamlede katlayarak, en alt noktayla buluşturun. Ters çevirerek, yağlı kağıt serilmiş tepsiye aralıklı dizin.
Üzerlerine yumurta sarısı, susam ikilisini de eklemişseniz, 170-180 derece önceden ısıtılmış fırına gönderme zamanıdır.
Basit bir hareketle nefis bir görüntüye ulaşan bu lezzetli çıtırları, sıcak tüketmenizi öneririm 😉
** Yufkanız mutlaka ince açılmış ve taze olmalı, değilse büzme kısmı işkenceye dönüşebilir.
*** Bu tarife göre 20 adet ve biraz irice börekleriniz olacak. Üçgenlerin boyutu küçültülerek sayı arttırılabilir.
Arama
Özlem Pehlivan
12 Ocak doğumlu, sevimli bir oğlak burcu kadını...
Okumayı çok seviyor. Günde 50-100 sayfa okumadan rahat edemiyor. Başucunda en az 3-4 kitap var. Okumayı sevdiği kadar yazmayı da seviyor, değer verdiği ve yüzünü güldürebilen herkese sürekli yazıyor...
Facebook Sayfası
Kategoriler
- Blog 89
- Butik Pastalar 36
- Tarifler 135
- Atıştırma 68
- Balık 5
- Börek 12
- Çorba 2
- Et & Tavuk 20
- Hamur İşi 25
- İçecek 1
- Kahvaltı 27
- Kek & Kurabiye 17
- Kısa Kısa & Püf 1
- Makarna & Pilav 9
- Reçel & Turşu & Zeytin & Sos 10
- Salata & Meze 20
- Sebze 19
- Tatlı 25
- Yöresel & Dönemsel 12
- Zeytinyağlı 10